TAŞINMAZ TİCARETİ HAKKINDA YÖNETMELİK
Sıkça Sorulan Sorular
1- Kimler yetki belgesi almak zorundadır?
Taşınmaz ticaretiyle iştigal eden gerçek ve tüzel kişi tacirler ile esnaf ve sanatkârlar, işletmeleri adına
yetki belgesi almak zorunda olup Yönetmelik kapsamında olmadıklarından, bu işle uğraşmayan
vatandaşlarımızın kendi adına tescilli taşınmazları satarken ya da kiralarken yetki belgesi alma
zorunluluğu bulunmamaktadır.
2- Hangi hizmetler Taşınmaz Ticareti Hakkında Yönetmelik kapsamındadır?
Yetkilendirme sözleşmesine konu taşınmazla ilgili; taşınmazın alım satımı ve kiralanmasına aracılık
hizmetleri, mülkiyeti devir borcu doğuran işlemler ile ayni veya şahsi hak tesis eden işlemlere aracılık
etmek, inceleme, araştırma ve raporlama yapmak, rayiç satış veya kira bedeli ile vergi değeri
araştırması yaparak iş sahibine bu hususlarda bilgi vermek, yetkilendirme sözleşmesinde açıkça
belirtilmesi koşuluyla; tapu ve kadastro müdürlükleri, vergi dairesi müdürlükleri, yetkili idareler ve
diğer kurumlardaki işlemlere aracılık etmek ve bu kurumlardan bilgi ve belge temin etmek, kira bedeli
ödemeleri ile abonelik işlemlerini takip etmek, tamir, bakım ve onarım gibi hizmetlerin verilmesini
sağlamak ve bu hususlarla ilgili süreçler hakkında iş sahibini bilgilendirmek, danışmanlık ve yönetim
hizmeti vermek, devre mülk ve devre tatil satış ve pazarlamasına aracılık etmek ve taşınmaz ticaretine
ilişkin diğer hizmetleri yürütmek.
3- Yetki belgesi ne zaman ve kim tarafından verilmeye başlanacak
Taşınmaz Ticaret Bilgi Sistemi (TTBS) 5 Eylül 2018 tarihinde faaliyete geçmiş olup taşınmaz ticaretiyle
iştigal eden tacirler ile esnaf ve sanatkârlara yetki belgesi bu tarihten itibaren TTBS üzerinden Ticaret
İl Müdürlüklerince verilebilmektedir.
4- Kimler mesleki yeterlilik belgesi almak zorundadır?
Yönetmelik kapsamında işletmeye yetki belgesi verilebilmesi için sorumlu emlak danışmanlarından en
az birinin Seviye 5 mesleki yeterlilik belgesine sahip olması gerekmektedir. Taşınmaz ticaretiyle iştigal
eden işletmelerde pazarlama ve satış personeli olarak çalıştırılan kişiler ise Seviye 4 tipi mesleki
yeterlilik belgesi almak zorundadır.
5- Mesleki yeterlilik belgesi nereden alınır?
Adaylar, belge almak istedikleri ulusal yeterliliklerde yetkilendirilmiş belgelendirme kuruluşlarını MYK
internet sitesindeki yetkilendirilmiş belgelendirme kuruluşları arama modülünden sorgulama yaparak
öğrenir.
Sınav ve belgelendirme sürecinin tamamı yetkilendirilmiş belgelendirme kuruluşlarınca yürütülür,
bireyler sınav başvurularını belge almak istedikleri ulusal yeterliliklerde yetkilendirilmiş belgelendirme
kuruluşlarına yaparlar. Yetkilendirilmiş belgelendirme kuruluşlarının listesine ve iletişim
bilgilerinehttps://portal.myk.gov.tr/index.php?option=com_belgeVerenKuruluslar adresini ziyaret
ederek ulaşabilirsiniz.
Daha kapsamlı bilgi almak istiyorsanız ALO 170’i arayabilirsiniz.
6- Hangi belgeler mesleki yeterlilik belgesi yerine geçer?
Yönetmeliğin Resmi Gazetede yayımlandığı 5 Haziran 2018 tarihinde gelir veya kurumlar vergisi kaydı
ya da meslek odası kaydı bulunmak kaydıyla tacirler ile esnaf ve sanatkârlarca bu tarihten önce Milli
Eğitim Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığınca yetkilendirilen kurum ve kuruluşlar veya üniversitelerdentaşınmaz ticaretine ilişkin eğitim sertifikası mesleki yeterlilik belgesi yerine geçmektedir.
5 Haziran 2018 tarihinden sonra alınan hiçbir sertifika mesleki yeterlilik belgesi yerine geçmemekle
birlikte ortaöğretim ve yükseköğretim kurumlarının taşınmaz ticareti ile ilgili alanlarından ya da bunlara
denkliği kabul edilen yurt dışındaki öğretim kurumlarından mezuniyet mesleki yeterlilik belgesinden
muafiyet sağlamaktadır. Mesleki yeterlilik belgesinden muafiyet sağlayan alanlar ise şunlardır:
MESLEKİ YETERLİLİK BELGESİNDEN MUAFİYET SAĞLAYAN ALANLAR
Ulusal Yeterlilik Program Muafiyet Sağlayan Alan
Ortaöğretim
1. Emlak Komisyonculuğu
2. Emlak
1. Emlak ve Emlak Yönetimi
2. Gayrimenkul Yönetimi
3. Gayrimenkul Geliştirme ve Yönetimi
4. Gayrimenkul ve Varlık Değerleme
Emlak Danışmanı
Ön Lisans
5. Gayrimenkul Geliştirme, Kentsel Dönüşüm ve Planlama
(Seviye 4)
Lisans
6. Taşınmaz Geliştirme
Yüksek Lisans
7. Gayrimenkul Geliştirme
Doktora
8. Taşınmaz Değerleme ve Geliştirme
9. Gayrimenkul Değerlemesi ve Finansmanı
10. Arazi Yönetimi ve Politikası
11. Tapu ve Kadastro
1. Emlak ve Emlak Yönetimi
2. Gayrimenkul Yönetimi
3. Gayrimenkul Geliştirme ve Yönetimi
4. Gayrimenkul ve Varlık Değerleme
Ön Lisans
Sorumlu
5. Gayrimenkul Geliştirme, Kentsel Dönüşüm ve Planlama
Lisans
Emlak Danışmanı
6. Taşınmaz Geliştirme
Yüksek Lisans
(Seviye 5)
kaynak : https://ttbs.gtb.gov.tr/Home/SikcaSorulanSorularDok
Bilindiği üzere, suç gelirlerinin aklanması ve terörizmin finansmanı ile daha etkin mücadele edilebilmesi ve mali sistemin suçlular tarafından kullanılmasının engellenebilmesi için gerek uluslararası alanda gerekse iç hukukta finansal kuruluşlara ve finansal olmayan bazı iş ve mesleklere yönelik birtakım yükümlülükler ge
01-01-2025 den itibaren tapu işlemlerinde gayrimenkulün rayiç bedel üzerinden gösterilmesi tarihe karışıyor. Artık tapu devrinde gerçek bedel gösterilecek. Peki EIDS yani Elektronik ilan Doğrulama Sistemi nasıl çalışacak?
Malum 1 Ocak itibariyle emlak sektöründe yeni bir dönem başlıyor. Artık tapu işlemleri gerçek bedel üzerinden yapılacak yani yapılmak zorunda. 1 hafta sonra tapu işlemlerinde gayrimenkulün rayiç bedel üzerinden gösterilmesi tarihe karışıyor. EIDS (Elektronik İlan Doğrulama Sistemi) yürürlüğe girecek. Tarih yaklaştıkça da uzmanların uyarıları artıyor. Gayrimenkul uzmanı Şenay Araç, bu yeni düzenlemenin sektöre getireceği değişiklikleri değerlendirdi ve sistemin nasıl çalışacağını adım adım anlattık.
EIDS, 2025 itibarıyla gayrimenkul satışlarında doğrulama sürecini zorunlu hale getirecek. Mülk sahipleri, E-Devlet üzerinden emlak firmalarına yetki vererek taşınmaz numaralarını doğrulatacak.
Bu doğrulama işlemi, emlak ilanlarının sahte bilgilerle yayımlanmasını engelleyecek ve ilanların gerçek satış bedelleri üzerinden işlem görmesini sağlayacak.
Satış bedelinin tapu işlemleri sırasında ilanda belirtilen rakamla uyumlu olması zorunlu hale geliyor. Bu, hem alıcı hem de satıcı açısından daha adil bir düzen oluşturacak.
Yeni düzenleme ile birlikte belediyeler tarafından belirlenen rayiç bedel uygulamasına son verilecek. Tapu işlemleri, satış ilanlarında belirtilen gerçek satış bedeli üzerinden yapılacak. Böylece, tapuda eksik bedel gösterilmesi gibi uygulamalara cezai yaptırımlar getirilecek.
Bu değişiklik, tapuda beyan edilen bedelin gayrimenkulün gerçek piyasa değerini yansıtmasını zorunlu hale getiriyor. Doğru beyan her zamankinden daha önemli hale gelecek.
Mevcut sistemde tapu harcı, satış bedeli üzerinden hem alıcı hem de satıcı için ayrı ayrı %2 olarak hesaplanıyor. Ancak, düzenleme kapsamında tapu harçlarında indirim yapılması gündemde en azından böyle bir beklenti var. Bu durum, gayrimenkul alım-satım işlemlerinde maliyetleri düşürerek sektöre destek sağlayabilir.
Bursa’nın köylerinde mücavir alan sınırları genişliyor
Türkiye’nin 4.büyük kenti olan ve 1061 mahallesi bulunan Bursa’da Büyükşehir sınırları içindeki köylerin mücavir alanları 300 metre genişliyor. Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, kentten köye göçü teşvik ettiklerini belirterek, "Köy yerleşik alanlarını 300 metre civarında genişlemeyi sağlayabilirsek hem Buski olarak alt yapı imkanlarını oraya taşırız. Aynı zamanda var olan konutlarda sularını ve alt yapılarını götürmüş oluruz" dedi.
İhlas Haber Ajansı Bursa Bölge Müdürü ihsan Altıkardeş’i ziyaret eden Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, Bursa’nın Kent Anayasa’sının 2 yıl içerisinde hazır olacağını ifade ederek, "Göreve gelirken daha ilk yapacağımız işlerden bir tanesinin 1 /100 binlik planolduğunu söylemiştik. Ardından kentsel dönüşüm ile ilgili planlarımızı ve bununla birlikte ulaşım ve diğer ana sektörlerde planlamaları yapmak amacındayız. Bursa’nın önümüzdeki yıllara en iyi şekilde hazırlanması, sorunları çözerek geleceğe bakmak için Kent Anayasası’nı katılımcılık esasına göre yapıyoruz. Bu yola koyulduk. Yoğun bir çalışma yapıyoruz. Bu kapsamda özellikle kentten tekrar köylere olan göçü de düşünerek bunları başlattı. Çünkü tarıma destek veriyoruz. Kırsal alana destek veriyoruz. Kırsal projeleri destekliyoruz. Bu anlamda yaptığımız ve yapacağımız projelerle birlikte kırsala eğilimin artacağında biliyoruz. Onun için köylerimizde yine yasada var olan köy mücavir alanlarının genişlemesi konusunda belediye başkanları ile yapmış olduğumuz toplantıda bir karar aldık. Köylerin mutlaka etrafında yapılaşmalar vardı. Biz köy yerleşik alanlarının 300 metre civarında genişlemeyi sağlayabilirsek hem Buski olarak alt yapı imkanlarını oraya götürürüz. Aynı zamanda var olan konutların da sularını ve alt yapılarını götürmüş oluruz. Bunu da talep eden köylerden başvuru alarak başlatacağız. Diğer taraftan 1/100.000’lik planda da çalışma zaten yürüyor. Bunun hayata geçmesi yaklaşık 2 yıl alacak. Bu süreci beklemeden köylerde sorunların çözümü için hareket etmek için ilçe belediye başkanlarına yetki verdik. Muhtarlarımız da aynı talebi ortaya koydular. Muhtarlarımız ilçe belediyelerine şimdiden başvursun, köylerimizin altyapı sorunlarını da çözüp Bursa’yı geleceğe hazırlayacağız" dedi.
Kaynak https://www.iha.com.tr/bursa-haberleri/bursanin-koylerinde-mucavir-alan-sinirlari-genisliyor-138561959
https://dijitalemlak.com/blog/detay/bursada-buyuksehir-sinirlari-icindeki-koylerin-mucavir-alanlari-300-metre-genisliyor/
https://www.dijitalemlak.com/emlak-talep-formu/
Nasıl Çalışır
Türkiye'nin 2023 hedefinde 50 milyar dolar olan turizm pastası, 70 milyar dolar olarak revize edilirken, bugüne kadar bu pastadan hak ettiğini alamayanBursa'da, turizm odaklı yatırımlara ağırlık veriliyor.Bursa'nın sahip olduğu tarihi, kültürel ve doğal değerlerle bu pastadan ciddi bir pay alabileceğini belirtenBursaBüyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, “Turizmde konuklama ortalamamız 1.9 gece. Bunu mutlaka 3,5-4'lere taşımamız lazım. Osmanlı şehriyiz, farklı medeniyetlerin izlerini taşıyan bir şehiriz. Yemek kültürü, sosyal kültürel yapı ve tarihsel özelliklerin tamamını turizm çatısı altında bütün dünyayla buluşturmayı hedefliyoruz. Ciddi fuarlarda boy gösteriyoruz.Bursa'nın 17 ilçesinin de ayrı ayrı değeri var. Mudanya Güzelyalı ve Kumyaka marinaları oluşturacağız. Mudanya'nın saklı cenneti Tirilye'yi tekrar ayağa kaldırmamız gerekiyor. Gölyazı da turizm markası olacak” diye konuştu.
HER İLÇEYE ÖZGÜ YOL HARİTASIHer ilçenin sahip olduğu değerlere göre farklı yol haritaları belirleyen Büyükşehir Belediyesi, nüfusu 50 binin altında olan İznik, Orhaneli, Büyükorhan ve Keles'i ‘Sakin Şehirler (Cittaslow)' ağına dahil etmeyi hedefliyor. Cittaslow ile 4 dağ ilçesi ve İznik'in turizm için aranılan mekanlar olması hedefleniyor.
DİNİ İNANÇLARIN MERKEZİSadece Müslümanlar için değil Hıristiyanlar için de önemli bir inanç merkezi olan İznik'in ‘UNESCO Dünya Mirası Aday Listesi'nden asil listeye alınması için çalışmalar kesintisiz sürüyor.Bursa'nın sanayi ve ihracat şehri olmasının yanında turizm parametreleri anlamında da çok önemli değerlere sahip olduğunu vurgulayan Aktaş sözlerine şöyle devam etti: “Turizm için uzun ince bir yoldayız. Birçok nirengi noktalarımız var ve hepsinin tek tek irdelenmesi gerekiyor. Hanlar Bölgesi'nden tarihi camilere, Uludağ'dan İznik'e, denizlerimizden, gastronomik zenginliğe ve tarihi eserlerimize varana kadar birçok parametre var. Hanlar Bölgesi ile ilgili otoparktan aydınlatmaya, temizlikten güvenliğine kadar tüm ihtiyaçlarla ilgili değerlendirmeleri yapıyoruz. Kültür ve Turizm Tanıtma Birliği,Bursa'yı dünyanın dört tarafında bilinir hale getirmek için çalışmalarını sürdürüyor. Ne yapmamız gerektiğini biliyoruz. Bunun da etkilerini görüyoruz, rakamlar yükseliyor.”
ULUDAĞ DÖRT MEVSİM HİZMET VERECEKTürkiye'nin en önemli kayak merkezi Uludağ... Sezonun kısa sürmesi yüzünden kent ekonomisine beklenen katkıyı sağlayamayan Uludağ'ın 4 mevsim hizmet vermesi için düğmeye basıldı. Özellikle günübirlik tatilcilerin ihtiyaçlarına cevap verecek tesis olmamasından hareketle Büyükşehir Belediyesi tarafından 1. Gelişim Bölgesi Spor Tesisi Yaşam Alanı ve Katlı Otopark Projesi hazırlandı. Yaklaşık 12 dönüm alan üzerine projelendirilen tesiste 750 araçlık kapalı otopark bulunyor. Uludağ'a gelen tur otobüslerinin de yararlanacağı otopark, yer altında 3 kat şeklinde tasarlandı. Günübirlikçilerin tüm ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde projelendirilen tesiste, buz pateni pisti, tırmanma duvarı, okçuluk alanı, basketbol ve voleybol sahaları, kafeteryalar, dinlenme bölümleri gibi sosyal alanlar yer alacak. Uludağ'ın yazın da ilgi odağı olması için çeşitli sportif aktiviteler de düzenlenmeye devam ediyor.
ULUSLARARASI TANITIM YAPILIYORBursa'nın yeni rotasını turizm olarak belirleyen ve turizm gelirlerinin artması için de öncelikle tanıtım çalışmalarına ağırlık verenBursaBüyükşehir Belediyesi, uluslararası fuarlarda da boy göstermeye devam ediyor. İstanbul, Hollanda, Cidde, Malezya, Çin ve Avusturya'da düzenlenen fuarlarda stant açanBursaKültür Turizm ve Tanıtma Birliği, son olarak Birleşik Arap Emirlikleri'nin Dubai kentindeBursa'yı tanıttı.BursaKültür Turizm ve Tanıtma Birliği adınaBursaBüyükşehir Belediyesi Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Dairesi Başkanlığı'na bağlı Turizm ve Tanıtma Şube Müdürlüğü'nün katıldığı stantta, yeşil temasının öne çıkarıldığı ayrıcalıklı stant Arap turizmcilerden yoğun ilgi gördü.Bursaturizm dinamiklerinin bir araya gelerekBursaKültür Turizm ve Tanıtma Birliği ile birlikteBursa'ya yönelik paket programların, otellerin ve turizm odak noktalarının tanıtıldığı fuarda, TÜRSAB'a bağlı seyahat acenteleri, GÜMTOB'a bağlı otel temsilcileri ve Teleferik A.Ş. 4 gün Arap turizm yatırımcıları ile kente ilgi duyanlaraBursa'yı anlattı.
TERMAL KAYNAKLA YAŞAM ALANITermal kaynakların en verimli şekilde kullanılması anlamında da önemli çalışmalara imza attıklarının altını çizen Başkan Aktaş şöyle konuştu: “Harmancık'ta sıcak su yetkisini, kiralama yoluyla valilikten aldık. Tesis düşünüyoruz. Gemlik'te devam eden çalışmamız var. Tamamının özel sektör tarafnıdan yapılması taraftarıyız. Tabakhaneler Sıcak Su Bölgesi ile yatırımcılarla görüşüyoruz. Bu alanlarda yüksek katlı yapılaşmalardan kaçınıyoruz. Buradaki projemiz de kesinlikle yapılacak çünkü burada şehre kazandırılmış 130 dönümlük bir alan var. Bu alanı yap-işlet-devret veya gelir ortaklığı gibi yöntemlerle yaptırabiliriz. Yatırım modeli önemli ancak asıl önemli olan doğru ve iyi bir projenin hayata geçirilmesi... Biz burada bir yaşam alanı ortaya çıkarmayı hedefliyoruz. Bu projeyi şehrin dışa yansıyan yüzü olarak çok önemsiyoruz.”
SOSYAL MEDYA FENOMENLERİNDEN BURSAKentin tanıtımında, fuarların yanı sıra sosyal medyadan da faydalanılıyor.Bursa'nın en doğru ve en güzel şekilde tanıtımı ve daha fazla kişiye ulaşılması hedefiyle çeşitli zamanlarda, sosyal medya fenomenlerine yönelik kültürel programlar gerçekleşiyor. Hem yurtiçinden hem de yurtdışındanBursa'ya gelen youtuber, vlogger ve bloggerlar,Bursa'da gezerek, kentin tarihinden doğal güzelliklerine ve kültürel mirasına kadar her konuda bilgi sahibi oluyor.
MAVİ BAYRAKLI PLAJLARLA TATİL KEYFİYaz tatili için ağırlıklı olarak Ege ve Akdeniz sahillerini tercih etmek zorunda kalanBursalıların, Mudanya, Gemlik ve Karacabey sahillerinden de en iyi şekilde yararlanabilmesi amacıyla plajlardaki kaliteyi en üst seviyeye çıkaranBursaBüyükşehir Belediyesi, sezon hazırlıklarını tamamladı. Park Bahçeler ve Sahil Hizmetleri Dairesi Başkanlığı Sahil Planlama ve Yapım Şube Müdürlüğü tarafından Mudanya, Gemlik ve Karacabey sahillerindeki 24 adet halk plajı, sezona hazır hale getirilerek halkın hizmetine sunuldu. Özellikle Karacabey plajları, Mudanya Eşkel, Eğerce, Mesudiye plajları ve Gemlik'te Kumsaz Plajı gibi uzun ve geniş kumsalları olan plajlarda kum eleme araçları ile kumlar elenerek, plajlar kullanıma hazır hale getirildi. Ayrıca ücretsiz duş ve giyinme kabinleri ile plajları temiz tutmak amacıyla konulan çöp kutularının tamir ve bakım çalışmaları da tamamlanarak montajları yapıldı. Yüzme sezonu boyunca plajlarda oluşan kirlilikler sezon boyu temizlendi.
Akşam
Kazançlı bir yatırım için arsa almak yatırımcılar tarafından en çok kullanılan akıllı bir yatırım enstrümanıdır. Arsa yatırımlarından kısa vadede kazanç elde edebilmek için gelişmeye açık bölgeleri sıkı takip ederek, imar durumu hakkında sağlam bilgiye sahip olmalısınız. Yeni yerleşim yerleri, güzergah yakınlarına yapılması planlanan hastane, okul, alışveriş merkezi benzeri yapılar kısa ve orta vadede civardaki arsaların değerini de artırır. Arsa almak uzun vadede daima kazandırır. Arsa yatırımı yapmanın, konut almaya benzemez. Çünkü konutu gezerek muhtemel sorunları görebilir veya belediye ile tapu ve kadastro müdürlüğünden imarla ilgili pürüzleri araştırabilirsiniz. Arsa almak ise daha detaylı araştırma gerektirir. Unutulmamalıdır ki konut kira getirir, ancak arsanın getirisi yoktur; Üzerine vergi de vermek gerekir.Arsa satılmak istendiğinde reel bazda kar ettirmelidir.
Tapu Masrafları Ne kadar Tutar. ?
Bir taşınmazın sahibini gösteren belgeye tapu adı verilir. Tapu Sicil Müdürlüğü tarafından verilen bu belge taşınmazın el değiştirmesi, satılması gibi durumlarda yeniden düzenlenir.Tapular;hisseli tapu, müstakil tapu ve kart irtifaklı tapu olmak üzere 3 şekilde sınıflandırılabilir. Alım satım ve devir gibi işlemlerin tamamlanması için ödenen hizmet bedelinetapu masrafıdenir. Tapu masrafının en büyük kısmını tapu harcı oluşturmaktadır.
Tapuharcı,tüm taşınmazlarınalım satım işlemleri içindevleteödenen bedeldir.Bu harç tarla, arsa, arazi gibigayrimenkullariçin de geçerlidir.Tapu harcı hem alıcı hem de satıcı tarafından ödenir.Bu ödeme, tapu işlemin gerçekleştirileceğivergi dairelerineyapılmaktadır. Bunun dışında tapu müdürlüğünün anlaşmalı olduğu bankalardan da ödeme yapılabilir.
Tapu Harcıoranı her sene değişebilmektedir ve Harçlar Kanunu Genel Tebliği ile açıklanır. 2019 yılı için alıcı ve satıcıdan da eşit binde 20’şer olacak şekilde binde 40(%4)harç tahsil edileceği açıklandı.
Örneğin değeri 300.000 lira olan taşınmaz için alıcı ve satıcıdan ayrı ayrı 6.000 olacak şekildetoplam12.000 lira harç ödemesi yapılacaktır.
Harç konusunda yaşanan başlıca sıkıntı daha az vergi vermek için tapu harç bedelinin daha az gösterilmesidir. Taşınmaz alım satım işlemlerinde tahsil edilen tapu harcı bedelinin taşınmazın asıl değerinden daha az gösterilmesi durumunda cezai yaptırım uygulanmaktadır. Bu cezanın miktarı gayrimenkulün gerçek satış bedeliyle tapuda gösterilen bedeli arasındaki farka göre hesaplanır.Aradaki farkın 3 katı oranında ceza uygulanması yaygındır.
Tapu harcı dışında, döner sermaye bedeli de tapu masraflarının bir kısmını oluşturmaktadır. Döner sermaye bedelini alıcı ödemektedir ve bu bedel dönemdönemfarklılık gösterebilmektedir. Daha önce 90 lira 50 kuruş olan döner sermaye ücreti 2019 yılı için 103 lira 50 kuruş olarak belirlenmiştir.
Satışişlemininemlakçı aracılığıyla gerçekleştiği durumlarda yönetmeliğe göre belirlenenemlakçı komisyonu dahem alıcı hem de satıcı tarafındanödenmelidir.
Kısacası tapu masrafını belirleyen başlıca etmenler tapu harcı ve döner sermaye bedelidir. Bu ücretler belirli dönemlerde farklılık gösterebilirler.
Bu aralartarla ve arsa yatırımıüzerine sualler almaya başladık ve de yatırımcı takipçilerimizden, arsa ve tarla yatırımı nasıl yapılırile ilgili önemli bilgiler vereceğiz.
Öncelikle herkesin merak ettiği arsa ve tarla yatırımı mantıklı mıdır?
1)Doğru Fiyattan Alım Yapılmalı:Mal alınırken kazanılır deyimi en çoktoprak alımlarıiçin geçerlidir. Doğru fiyattan alınmış bir toprak asla kaybettirmez. Unutmayalım ki yatırım kazancımızı alış fiyatınızbelirler.
2)Şehrin Gelişen Aksını Takip Etmek:Gelişim aksi yönündeki toprak yatırımı her zaman diğer bölgelerdeki yatırımlardan daha fazla kazandırır. Bunun için iyi bir araştırmanın yanı sıra, gelişimi iyi okuyabilmek de oldukça önemlidir. Bu husus da DijitalEmlak Arazi Uzmanı danışmanlarımız son derece titizlikle davranarak, aslında yatırımcıların uygulaması gereken araştırma faaliyetlerini profesyonel bir ekip işi bizzat deneyimli gayrimenkul danışmalarıyla piyasanın içinden en verimli ve en çabuk prim yapan özel bölgeler seçilmektedir. ZatenAraziUzmanı tercih sebebinin en önemli faktörlerinden biride budur.
3)İmar Planlarının Takibi:Doğru bir ürün alımı yapabilmek için imar planlarını çok ciddi bir şekilde incelemek gerekir. Bu konuda yatırımcı arkadaşların çok fazla bilgisi olmuyor maalesef, lakin yine Arazi UZMANIDijitalEmlak gayrimenkuldanışmanı arkadaşlarımız, yatırım bölgelerinin imar planlarını ciddi bir şekilde araştırarak müşterilerine bu özel hizmetten de faydalandırıyor.
4)Ateşli Alıcı Olmamak:Bir duyum almış olabilirsiniz, A veya B firmasının kampanyaları çok cazip gelmiş olabilir veya aynı bölgede çok kazanmış bir arkadaşınız olabilir. Lakin, siz Asla ateşli alıcı olmayın. Çünkü Unutulmamalıdır ki toprak asla bitmez ve de her zaman kazandırır.Neden ateşli alıcı olmayın diyoruz:
Çünkü Ateşli alıcılar hata yaparlar ve en kötüsü de değerinden pahalı alım yapabilirler.
Bu konuda da biz üstüne basa basa söylüyoruz:
Gelin DijitalEmlak ofisimize öncelikle çay kahve ikram edelim, Bizim yatırımcı müşterilerimize alalen arsa satmak gibi bir derdimiz yok, Çünkü sizde çok iyi biliyorsunuz ki,Arsa veya Tarlaveya diğer bir deyimle kıcasası toprak gayrimenkulü, yatırım işidir ve bu uzun, orta veya kısa vade de olabilir. Oyüzden bizler müşterilerimize hiçbir zaman dayatma yapmayız ve onlar için en uygun zamanı ve yatırım bölgesini seçeriz.
5)Planlar 3 zaman diliminde yapılmalı:Toprak yatırımlarına mutlak tavsiyemiz kısa,orta ve uzun vadeliplanlarda alımlar yaparak riski dağıtmaktır. Bakınız, normal şartlarda bir Gayrimenkul firması bu tarz da bilgileri paylaşmaz. Çünkü piyasa da görüyoruz ki, Ticaret hacminin hız kazanması için önüne gelen her parseli alıp satışa çıkaran firmalar var. Dolayısı ile bu bilgiler, bu tarz firmaların işine gelmez. Ama bizAraziUzmanı olarak kendimize güveniyoruz ve diyoruz ki; kar marjınızı arttırın. Kısa vadede ucuz alın, hızlı satın.. Orta vadede proje bölgesinden alın, değerlendirin veya satın. Uzun vadede ise büyük kazançları hedefleyin.
6)Merkezin Dışında, Merkezin çevresine odaklanmak:Gelişim merkezinde rantın büyüdüğü yerde risklerde o oranda artar. Kamulaştırma riskini de ele alınca, gelişimin merkezinden değil çevresinden alım yapmak her zaman daha avantajlı olacaktır.. Gelişim ivme yönünü görerek alım yapılacak çevreyi belirlemek gerekir. Biraz önce de bahsetmiştim, işte bu konuda da bizgayrimenkuldanışmanlarımıza ve ekibimize güveniyoruz.
7)Bazı Yatırımcılar da Kaçırdıklarına Üzülürler:Ateşli alıcı olmak ne kadar kötüyse, kaçan ürün için canını sıkmakta o kadar kötüdür. Unutmayalım ki her zaman doğru toprak yatırımı vardır. Kaçana üzülmek yerine fırsata odaklanmak gerekir.AraziUzmanında Fırsatlar bitmez. Çünkü bizim ekibimiz sadece ofiste değil, Saha da ve gerekli alanlar da, işte imar planları, Sanayileşme önceliği, Yatırım marjı gibi önemli konuları araştırarak önemli adımları atarız.
8)Bölge Gelişim Planlarını iyi
incelenmesi:Gelişim planları, yatırım aracınıza en fazla değer katacak parametrelerin başında gelir. Belediye , kamu, Hastane, Yola yakınlık, Fabrika, işte Sanayileşme vs gibi planlarını iyi takip etmek gerekir. İşte bu tarz planlamaların ve bölge gelişim rapor analizleri de Arazi Uzmanı olarak bizlerde mevcuttur. Bunların inceleme ve araştırmalarını bizlerle ofisimizde inceleyebilirler. Biz Müşterilerimize Bir Yatırımı verirken, o yatırımın avantajını da dezavantajını da söyleriz, Her zaman söylediğimiz gibi Dürüst ve ilkeli ticaret anlayışı güvene dayalı bir hukuka bağlıdır. Biz bunu neden yapıyoruz, çünkü Arazi Uzmanı olarak bizim yatırım araçlarımız ve çeşitliliklerimiz fazlasıyla var elimizde.
O yüzden kaçırdım diye üzülen yatırımcı arkadaşlara üzülmemeleri gerektiğini altına çizerek söylüyoruz. ÇünküAraziUzmanında Fırsatlar Hiçbir Zaman Bitmez.
9)Resmi İşlemlerinize Dikkat Etmek:“Ticaret ayrıdır, dostluk ayrı” diye bir söz var İşte bu söz asla unutulmamalı. Arazi Uzmanı değilde farklı bir firmadan da alım yapmış olabilirsiniz, hiç önemli değil ama biz firma olarak yatırımcıları uyarıyoruz, Kapora vermeden önce iyi düşünün, Tapu işlemlerinize özen gösterin, yatırım aracınızı Aldıktan sonra araştırma yapmayın.
10)Satış Zamanını iyi Belirlemek:Satış için çok acele de etmeyin, çok geç de kalmayın. Toprak yatırımlarının artışta olduğu ve de resesif (yani verimsiz ve düşüşte) geçen dönemleri vardır. Resesif dönemlerin başında iseniz satmanızı tavsiye ediyoruz lakin sonuna geldiğinizde beklemenizi tavsiye ediyoruz. tekrar artışa geçtiği maksimum noktada satışı gerçekleştirebilirsiniz.
Yine bu konuda da biz yatırımcılarımıza destek vermekten geri kalmıyoruz. Biz satış yaptıktan sonra selamı sabahı kesen bir firma değiliz, Yatırımcılarımıza, Satış teknikleri ile de alakalı profesyonel danışmanlarımız tarafından da yatırımcılarımıza destek veriyoruz.
11) Kendinize Güvenilir Bir Emlak Yatırım Danışman Firması Bulmak:Aslında bu adım ilk başta yapılması gereken bir adım çünkü bu adımı ilk etapta yaparsanız diğer on adımı sizin için daha kolay ve hızlı olacaktır. Bizde Arazi Uzmanı olarak diyoruz ki; gelin bu ilk adımı beraber atalım ve kalan tüm adımları sizin için bizler profesyonelce gerçekleştirerek, doğru ve kazançlı bir yatırımın mimarını başlatalım. Her zaman söylediğimiz gibi bizDijitalEmlak Arazi Uzmanıolarak tüm yatırımcı veya yatırıma meraklı herkesi öncelikle şirketimize çay ve kahve içmeye davet ediyoruz. Konuşmamın başında da dediğim gibi bizim amacımız insanlara Arsa satmak değil, Yatırımı kazançlı hale getirmek..
Önce Siz Kazanın.
Kalanı bize yeter.
Rayiç bedel nasıl hesaplanır? Rayiç bedeli belirleyen ilk etmen arz-talep dengesidir. Bir taşınmaza olan talebin artması arzı da yükselttiği için rayiç bedelde de bir artış yaşanır. Ayrıca taşınmazın konumu, şehir merkezine yakınlığı, semti gibi sebepler de rayip bedel üzerinde önemli rol oynar.Rayiç bedel ortalama ve kısmi rayiç bedel olarak iki kategoride belirlenir. Ortalama rayiç bedel belirlenirken aynı konum ve özelliklerde bulunan en az 3 adet taşınmazınmetrekaresi ve rayiç bedellerinin bilinmesi gerekir. Metrekare başına düşen rayiç bedel, aynı özellikteki 3 evin rayiç bedelinin toplamının bu 3 evinmetrekare toplamına bölerek bulunur. Kısmi rayiç bedel ise metrekare başına düşen rayiç bedelin, satışı yapılacak evin metrekaresi ile çarparak elde edilir. Son olarak gerçek rayiç bedel bağımsız eksperler ya da belediyelerin ilgili birimleri tarafından hesaplanır. Bedeli hesaplanacak konut ile diğer 3 konut arasında özellikleri göz önünde bulundurularak bir puanlama yapılır. Satışı gerçekleştirilecek asıl konutun diğer konutlar ile arasındaki eksiklik ve fazlalıklar göz önünde bulundurularak net bir rakam ortaya çıkarılır.
Aynı semtte yer alan brüt metrekareleri 80, 100 ve 120 metrekare olan emsal 3 konutu ele alalım. - 80+100+120=300 metrekare toplam alan oluşmakta. - Bu 3 konutun toplam maddi değeri 360 bin TL - Bu durumda konut başına düşen rayiç bedel 360.000/300=1200 - Rayiç bedeli hesaplanacak konutun 100 metrekare olan konut olduğunu varsayarsak, 100x1200= 120.000 TL rayiç bedel hesaplanmış olur.
'Kalite şehri Bursa' markası Türk Patent Enstitüsü'ne yapılan müracaat neticesinde tescil edildi.
Kalite Birliği Başkan Vekili ve TSE Baş Araştırmacısı Mustafa Karaman, 'Kalite şehri Bursa' markasının kendileri tarafından yapılan müracaat neticesinde Türk Patent Enstitüsü tarafından tescillendiğini söyledi. 1502 yılında bu topraklarda Sultan ll. Beyazid Han tarafından yayınlanan Kanunnâme-i İhtisâb-ı Bursa" ile 'kalite şehri' unvanını Bursa'nın hak ettiğini ifade eden Karaman, "İhracatta gelmiş olduğu nokta, kaliteye duyarlılığı, TSE belgeli ürünlere vermiş olduğu önem, kalite bilinci ve yıllardır TSE kimliğimizle yapmış olduğumuz çalışmalar, önemli bir STK olan Kalite Birliği ile gerçekleştirdiğimiz projeler neticesinde Türkiye'de kalite bilinci en yüksek il Bursa'dır" diye konuştu.
Bursa'nın tarihi misyonu ve günümüzdeki sanayi yapılanması, sanayi ürünleri, tüketici bilinci, kalite algısı yönüyle geldiği nokta itibariyle kalite şehri olduğunun altını çizen Karaman, "Kalite şehri Bursa markası tarafımızca Türk Patent Enstitüsü'ne yapılan müracaat neticesinde tescil ettirilmiştir. Bu tescilin, siyasi ve ticari bir amacı bulunmamaktadır. Yıllardır savunduğumuz ve toplumun büyük bir kesimi tarafından kabul edilen 'İşte marka; kalite şehir Bursa" sözünün ticari bir emtia olarak kullanılmaması, siyasete alet edilmemesi için bütün masrafları tarafımızca karşılanarak adımıza tescil ettirilmiştir" dedi.
Karaman, bu patentin Bursa Valilği, Büyükşehir Belediyesi, BTSO, Ticaret Borsası, Sanayi Müdürlüğü ve Kalite Birliği ile TSE'ye verileceğini söyledi.
http://www.iha.com.tr/bursa-haberleri/kalite-sehri-markasi-tescillendi-2160161/
Konut satış fiyatları en çok Bursa'da yükseldi
Türkiye genelinde konut fiyatları %0.79 oranında yükseldi, en çok artış %2.07 ile Bursa’da yaşandı.
Türkiye İş Bankası'nın desteği ile hazırlanan ‘
REIDIN-GYODER Yeni Konut Fiyat
Endeksi' ve ‘
' Eylül ayı sonuçları açıklandı. ‘
REIDIN-GYODER Yeni Konut Fiyat
Endeksi'ne göre; stok erime hızının %2.7 olduğu Eylül ayında, fiyat artışı bir önceki aya göre %0.34, geçen yılın aynı dönemine göre ise %11.55 oranında gerçekleşti.
Türkiye genelinde 68 ili kapsayan ‘
' Eylül ayı sonuçlarına göre ise
nda, bir önceki aya göre %0.79 oranında artış yaşandı. Eylül ayında metrekare başına konut satış fiyatlarının en fazla yükseldiği şehir %2.07'lik oranla Bursa oldu.
‘
REIDIN-GYODER Yeni Konut Fiyat
Endeksi' 2017 yılı Eylül ayı sonuçlarını değerlendiren GYODER Başkanı Doç. Dr. Feyzullah Yetgin, “Markalı konut projelerinden konut satın alan tüketiciler, son aylarda peşinat, senet ve banka kredisi seçeneklerinden en fazla senet kullanımını tercih etti. Ancak son 6 ayın ortalamasına baktığımızda, %48 olan senet kullanım oranının Eylül ayında %37'ye gerilemesi ve son 6 aylık ortalaması %32 olan banka kredisi kullanım oranının da %40'a yükselmesi ile oranların yer değiştirdiğini, dolayısıyla tüketicinin yeniden bankalara yöneldiğini görüyoruz” dedi.
İş Bankası'nın desteği ile hazırlanan
REIDIN-GYODER Yeni Konut Fiyat
Endeksi'nde, Eylül ayında bir önceki aya göre %0.34 oranında artış gerçekleşirken, geçen yılın aynı dönemine göre %4.30 ve endeksin başlangıç dönemi olan 2010 yılı Ocak ayına göre ise %77 oranında artış yaşandı.
Eylül ayında İstanbul Asya yakasında yer alan
nde %0.27 oranında; İstanbul Avrupa yakasında yer alan
nde %0.40 oranında fiyat artışı oldu. Endeksin başlangıç dönemine göre ise İstanbul Asya yakasındaki projeler Avrupa yakasına kıyasla 11.6 puan fazla artış gösterdi.
Banka kredisi kullanımı oranı 8 puan arttı
Eylül ayında yeni konut satışlarında peşinat kullanım oranı Ağustos ayına göre 1 puan artarak %23, senet kullanım oranı da 7 puan gerileyerek %37 olarak gerçekleşti. Banka kredisi kullanım oranı ise 8 puan artarak %40'a çıktı.
Stok erime hızı arttı: %2.7
Eylül ayında satışı gerçekleştirilen konutların %30'u bitmiş, %70'i ise bitmemiş konut stoklarından oluştu. Eylül ayı stok erime hızı değerlendirildiğinde, adet bazlı %2.7, metrekare bazlı ise %2.5 oranında gerçekleşti.
4+1 ve 151 metrekare üzerindeki konutların satışında azalış
Bir önceki aya göre, 1+1 konut tipi satışının %0.06 oranında arttığı Eylül ayında, 2+1 konut tipinde %0.45, 3+1 konut tipinde %0.50 oranında artış, 4+1 konut tipinde ise %0.13 oranında azalma yaşandı. 51-75 metrekare büyüklüğe sahip konutlarda %0.06 oranında artış yaşanan Eylül ayında, 76-100 metrekare büyüklüğe sahip konutlarda %0.52 oranında, 101-125 metrekare büyüklüğe sahip konutlarda %0.61, 126-150 metrekare büyüklüğe sahip konutlarda %0.62 artış, 151 metrekare ve daha büyük alana sahip konutlarda ise %0.07 oranında azalma görüldü.
Yabancılara satış oranı %3
Markalı konut projelerinde gerçekleştirilen satışların %3'lük oranı yabancı yatırımcılara yapıldı. Tercih noktasında ağırlıklı olarak 3+1 özellikteki konutların öne çıktığı gözlendi. Son 6 aylık ortalamanın %5 olduğu yabancı yatırımcılara satışlar; Nisan ve Mayıs'ta %6, Haziran'da %5, Temmuz'da %4, Ağustos'ta ise %6 olarak gerçekleşmişti.
İŞ BANKASI DESTEĞİ İLE ENDEKSTE 106. SAYI
İş Bankası'nın desteği ile hazırlanan Türkiye genelinde 68 şehrin tamamını kapsayacak nitelikteki Türkiye Satılık Konut Fiyat Endeksi, 106. Sayısı ile gayrimenkul sektörünün nabzını ölçmeye devam ediyor.
sonuçlarına göre; Eylül ayında, bir önceki aya göre %0.79 oranında ve geçen yılın aynı dönemine göre ise %11.55 oranında artış gerçekleşti.
Konut satış fiyatlarının en çok yükseldiği şehir Bursa
Eylül ayında metrekare başına konut satış fiyatları %2.07 oranında artan Bursa, fiyatların en çok yükseldiği şehir oldu. Aynı dönem içerisinde konut satış fiyatlarının en çok azaldığı şehir ise %1.48 oranı ile Osmaniye oldu.
Yıllık artışta ilk sırada Balıkesir geliyor
Yıllık artış oranları değerlendirildiğinde, Eylül ayında satılık
nın en çok yükseldiği ilk 5 il; Balıkesir (%26.82), Bursa (%25.08), Edirne (21.90), Ordu (21.85), Aksaray (21.79) oldu.
Kirada en yüksek aylık artış Bursa'da
Türkiye genelinde 68 ilin tamamını kapsayacak nitelikteki Türkiye Kiralık Konut Fiyat Endeksi'nde ise bir önceki aya göre %1.05 ve geçen yılın aynı dönemine göre %4.89 oranında artış gerçekleşti. Metrekare başına konut kira değerleri %2.62 oranında artan Bursa, Eylül ayında kiraların en çok yükseldiği şehir oldu. Aynı dönem içerisinde konut kira değerlerinin en çok azaldığı şehir ise %2'lik oranla Uşak oldu.
Yıllık bazda kira artışında ilk sırayı Aydın aldı
Kiralık
nın yıllık bazda en çok yükseldiği 5 şehir ise sırasıyla; Aydın (%21.28), Yozgat (%20.92), Balıkesir (%19.49), Kırklareli (%17.50), Tekirdağ (%15.04) oldu.
En yüksek yıllık kira getirisi Aydın, Van ve Bilecik'te
Amortisman süresi bakımından, satın alınan evlerin kiraya verildiğinde alış fiyatını en kısa sürede karşılayabildiği illerin başında, Eylül ayı itibarıyla Aydın, Van ve Bilecik geldi. Aynı zamanda kira değerinin konutun satış fiyatına bölünmesiyle hesaplanan REIDIN Yıllık Brüt Kira Getiri Oranları da, Eylül ayında en yüksek Aydın, Van ve Bilecik'te ölçüldü.
OSMANLI DÖNEMİ
Günümüzdeki Bursa İli sınırları içinde¬ki bölgede, nüfusun tarihsel gelişimini sağ¬lıklı olarak izleyebilmek olanaklı değildir. Osmanlı Devleti'nde çağdaş anlamda ilk nüfus sayımı 1321 H. (1903) yılında yaptı¬rılmıştır. Dolayısıyla daha önceki dönem¬lere ilişkin nüfus bilgileri, ancak çeşitli za¬manlarda düzenlenen "tahrir"lerden (ya¬zım) yaklaşık olarak elde edilebilmektedir.
Osmanlı Devleti'nde Fa¬tih Sultan Mehmet (salt. 1451 - 1481) ve Kanuni Sultan Sü¬leyman'ın (salt. 1520-1566) saltanat yıllarında yaptırılan "arazi tahriri" çalışmaları, bir tür gerçi nüfus sayımı niteli¬ğindedir. Ancak bu tahrirle¬rin sonuçlarına ilişkin somut ve ayrıntılı bilgilerden yok¬sun bulunmaktayız. Ahmet I (salt. 1603 - 1617) dönemin¬de, 1Ö08 yılında, nüfus sayı¬mı yapılması için bir ferman çıkarıldığı bilinmektedir. Ne var ki, elimizde bu sayımın sonuçları ile ilgili belgeler de yoktur.
İbrahim döneminde (salt. 1640 - 1648), Kemankeş Kara Mustafa Pa-şa'nın padişaha sunduğu bir lâyihada şöy¬le denilmekteydi:
"Talııir, memleketin yazımı demektir. Gayet lâzımdır. Otuz yılda bir kere tahrir-i memleket kanundur. Ama gayet Müslü¬man ve dindar adamlar tayin olunup, cüm¬le maksuda uygun bir tahrir lâzımdır."
Paşa'nın bu lâyihası gereğince "tahrir-i memleket" yapılıp yapılmadığı bilinmiyor.
Osmanlı'nın yenilikçi padişahlarından Mahmut II (salt. 1808 -1839), tam da Ye¬niçeri ocağının kaldırılması öncesinde, 1826 yılında ülke çapında bir nüfus sayımı ya¬pılmasını istemiş; ancak baş gösteren sa¬vaşlar ve iç karışıklıklar dolayısıyla başarı¬lı sonuçlar alınamamıştır.
1831'den 19l4'e nüfus
Bursa ve çevresinin nüfus durumuyla ilgili en eski kaynak, Bursa muhtesibi (gü¬nümüzdeki belediye başkanı, kent hizmet¬lerini iltizama alan kişi) Hafız Ağa ile orta¬ğı Hüseyin Bey tarafından yaptırılan ve yal-
nızca "vergi yükümlüsü erkek" kişilerin sa¬yıldığı 1831 tarihli tahrirdir (yazım).
Yeterince gerçekçi olduğu konusunda kuşkular bulunan bu sayıma göre, günü¬müzdeki Bursa İli sınırlan içinde kalan böl¬gede yaşayan vergi yükümlüsü erkek sa¬yısı; 37 701'i İslâm, 5 315*1 reâyâ (Rum), 627'si Yahudi ve 2 800'ü Ermeni olmak üze¬re toplam 46 443'tür.
Kaynaklarda yer alan bu ilk nüfus sa¬yımından sonra 1844 ve 1854 yıllarında da sayım girişimlerinde bulunulmuşsa da, ba¬şarılı sonuçlar alınamamıştır.
1870'te çıkarılan İdare-i Umumiye-i Vi¬lâyet nizâmnâmesi ile birtakım yenilikler getirilmiş; nizâmnâmenin 31. maddesine göre, emlâk ve nüfus memurları, "dahil-i vilâyette umum emlâk ve arazinin (...) Ve umum nüfusa ait kuyudan [kayıtların] cem ü tedvininden [toplanması ve derlenmesin¬den] ve nüfus-u umumiyece mevlid [do¬ğumlar] ve vefeyât [ölümler] ve nakliyata dair olan vukuat kuyudunun idaresi'hden sorumlu tutulmuşlardır. Bu nizâmnâmeye göre yapılan ve yine yalnızca vergi yüküm-lüsü erkek kişilerin değerlendirildiği sayım sonuçlan 1287 II. (1870) ve 1292 H. (1875) salnamelerinde yer almaktadır.
Ne var ki bu iki nüfus sayımında ne gi¬bi yöntemlerin uygulandığı belirleneme¬miştir. İlgi çekici olan, 1875 sayımı sonu¬cunun, 1870 sayımı sonucundan düşük çık¬masıdır. Bu nüfus azalmasının nedenleri kesin olarak bilinmemekle birlikte, ilk ve ikinci sayımda uygulanan yöntemlerin fark¬lılığı ve uygun sayım koşullarının sağlana¬mamış bulunması böyle sonuç alınmasın¬da etkin olabilir.
1878'de Sicill-i Nüfus Nizâmnâmesi çı¬karıldı ve vilâyet (il) merkezlerinde birer "nüfus müdürlüğü" kuruldu.
1301 H. (1884) yılında yapılan sayım¬da, Bursa'nın merkezi olduğu Hudavendi-gâr Vilâyeti'nin nüfusu 1 438 286, yüzöl¬çümü de 81 875 kilometrekare olarak be¬lirlenmiştir —o dönemde Balıkesir, Kütah¬ya ve Bilecik sancakları Hudavendigâr Vi-lâyeti'ne bağlıdır-. İlgili tablodan anlaşıla¬cağı üzere, kadın nüfus, erkek nüfustan da¬ha azdır. Sonraki yıllarda yapılan sayımlar¬da da rastlanan bu durum, kadınların sa¬yımında karşılaşılan güçlüklerden kaynak¬lanmış olabilir.
Bu tarihten sonra sayımların düzenli bir biçimde hesaplandığı anlaşılmaktadır. Ör¬neğin Bursa sancağının -yaklaşık günü¬müzdeki Bursa İli, ancak İnegöl ve Yeni¬şehir yok- nüfusu, 1884'te 254 391 ve 1892'de 309 300 olarak saptanmıştır.
BURSAANSİKLOPEDİSİ
1892 sayımında biraz daha ileriye gidil¬miş, ilk olarak sancak merkezi Bursa mer¬kez ilçesinin kent ve kır nüfusu ayrı sayıl¬mıştır. Tabloda görüleceği gibi bu sayım¬da kent nüfusu 65 665, kır nüfusu 65 014 olup, kent ve kır nüfusları birbiriyle den¬geli görünmektedir. Oysa sanayileşmenin büyük ivme kazandığı dönemde -örneğin 1997'de-, merkez kent ve bağlı köy nüfus¬ları arasında baş döndürücü bîr uçurum or¬taya çıkmıştır:
Nitekim üç merkez ilçenin (Osmanga-zi, Yıldırım ve Nilüfer ) nüfusu 1 054 769
iken, bu üç merkez ilçeye bağlı köy nüfu¬su ise ancak 67 284'tür.
1902'de ise nüfus 356 815 olarak sap¬tanmıştır. 1324 H. tarihli Hudavendigâr Vi¬lâyeti Salnamesi" nde Mali 1321 (1905) tari-hinde tamamlanmış olan nüfus sayımına ait bir çizelge verilmektedir. Bu çizelgede günümüzdeki Bursa tli sınırları içinde bu¬lunan ilçelerin nüfusu ve kilometrekareye düşen kişi sayıları -o zamanlar Bilecik san¬cağına bağlı İnegöl ve Yenişehir de içinde olmak üzere- şöyledir:
İLÇE ADI NÜFUS YOĞUNLUKBursa 127 653 25.43Mudanya 24 115 103.72Gemlik 25 041 40.65Pazarköy (Orhangazi) 33 397 48.57Kirmastı (M. K. Paşa) 56 116 28.58Mihalıç (Karacabey) 35 239 14.85Atranos (Orhaneli) 45 704 9.90İnegöl 60 383 30.19Yenişehir 45 306 34.85
Bir yıl sonra yayımlanan 1325 H. (1907) tarihli Hudavendigâr Vilâyeti Salname¬si1 nde, vilâyet sınırları içindeki tüm yerle¬şim yerlerinin hane (ev) sayısını gösterir bir çizelge verilmiştir. Bu çizelgeye göre günümüzdeki Bursa lli'ne bağlı ilçe mer¬kezlerindeki hane (ev) sayıları şöyledir:
YERLEŞİM YERİ HANE S
Bursa 10 468
Beyce (Orhaneli) 215
Çardı (Harmancık) 212
Gemlik 1 077
İnegöl 2 111
İznik 451
Kebir Susığırlık (Gürsu) 371
Keleş 146
Kestel 38
Kirmastı (M.K.Paşa) 3 317
Mihalıç (Karacabey) 2 536
Mudanya 932
Orhan-ı kebir (Büyükorhan) 163
Pazarköy (Orhangazi) 432
Yenişehir 1 008
Osmanlı döneminde son nüfus hesap¬laması 19l4'te yapılmıştır. Bu sayıma göre, Bursa ve Ertuğrul (Bilecik) sancaklarından oluşmakta olan Hudavendigâr Vilâyeti'nde yaklaşık olarak 475 000 Müslüman, 75 000 Rum, 59 000 Ermeni, 5 000 de Yahudi ya-şamaktaydı. 1915'te Ermenilerin ülke ge¬nelinde ayaklanma girişiminde bulunma¬ları üzerine, bu azınlık Bursa bölgesinde de sürgüne gönderilmiş; ancak 30 Ekim 1918'de Mondros ateşkesinin imzalanma¬sından sonra geriye dönmüşlerdir.
Birinci Dünya Savaşı'na girilirken, İs-
tanbul'dan sonraki büyük Osmanlı kentle¬ri nüfuslarına göre şöyle sıralanmaktaydı:
İZMİR 198 000
BURSA 76 000
ADANA 64 000
KAYSERİ 49 000
KONYA 44 000
SİVAS 43 000
ANTEP 43 000
ANKARA 27 000
KÜTAHYA 22 000
SAMSUN 20 000
ESKİŞEHİR 19 000
Yabancı gezginlerin saptamaları Cuinet'ye göre, XLX. yüzyılın sonların¬da Rursa'nın kent nüfusu 76 303 idi. Bu¬nun 58 902'si Müslüman, 8 444'ü Ermeni, 5 158'i Rum, 2 548'i Yajuıdi, 1 251'i de ya¬bancı uyruklulardı.
Cuinet, Müslüman nüfusun çoğunluğu¬nun Türkmenlerden, Selçuklu ve Osman¬lı Türklerinden, küçük bir bölümünün de Yunan kökenli olup fetihten soma Müslü¬manlığı benimseyenlerden oluştuğunu be¬lirtmekteydi. Müslümanlardan sonra en ka¬labalık grup Ortodoks Rumlardı. Bu dö¬nemde Bursa'da yaşamakta olan Ermeni¬ler, Safevîlerin kıyımından kaçarak İran'dan göç etmiş Ermenilerin soyundan gelmek¬te idiler. Bursa ve özellikle Mihalıç'ta (Ka¬racabey) bulunan Bulgarlar, 1878 savaşın¬dan sonra Bulgar Prensliği tarafından sü¬rülen Pomaklardı. Yahudiler ise, daha Ka¬nuni Sultan Süleyman döneminde ispan¬ya'dan sürülen veya Engizisyon'un baskı¬larından kaçarak Osmanlı Devleti'ne sığı¬nan İspanyol Yahudilerinin soyundan gel
mekte idiler.
Cuinet'den bir süre sonra Bursa ile il¬gili anılarını yayımlayan Philipson ve on¬dan aktarmalar yapan Banse'ye göre ise, Bursa'nın nüfusu, üçte ikisi Müslüman ol¬mak üzere 90 000 dolayında idi.
1923-1939 arası 60.0001939-1951 arası 70.0001968-1992 arası 120.000
Arsa alırken nelere dikkat etmeliyiz..
Ticaretimizve Ticarethanemiz Sizi Kazanmak ve Kazandırmak içindir. Önce siz Kazanın kalanı bize yeter.
Dijital Emlak Bursa ve Bölgesinde Gayrimenkul alım satım ve geliştirmede 11 senedir bir çok yerli ve yabancı yatırımcılara hizmet vermektedir. Arsa,Arazi,Konut ve İşyeri temini konusunda profesyonel ekibimizle hizmetinizdeyiz.
· Sunduğumuz hizmet ve çözümler, müşterilerimizin hedeflerine çok daha hızlı ve kolay ulaşmasını, verimliliğini arttırmasını, büyümesini ve daha fazla katma değer oluşturmasını amaçlar. Müşteriyi dinler, onların ihtiyaç ve beklentilerine göre değişir, yenileniriz.
· Bursa Konum Olarak Türkiyenin 3 Büyük şehrinin tam ortasında Marmara bölgesindedir. İstanbul , Ankara ve İzmirden sonra Türkiyenin 4. Büyük kentidir.
· Bursa Tabiat zenginliği açısından eşsiz bir konuma sahiptir. Uludağa ve Marmara denizine (Mudanya) 20 dakika , İstanbula bir buçuk saat mesafededir.
· Bursa konum itibari ile son yıllarda turizm , sanayi , toplu konut ve sağlık turizmi sektöründe hızla büyüyerek yabancı yatırımcıların ilk tercihleri arasına girmiştir.
· Bursa Hızla büyüyen Türkiye ekonomisine 25 Sanayi bölgesiyle Otomotiv , tekstil ve gıda sektörleri başta olmak üzere büyük katkılar sağlamaktadır.
· Yaklaşık 3 milyonluk nüfusa sahip olan Bursa’da Önümüzdeki 10-15 yıllık süreçte 6-7 milyon nüfus beklentisi bulunmaktadır.Bu büyümeye paralel olarak yabancı yatırımcıların gözünün Bursa’ya çevrilmesine neden olmuştur.Bizde yabancı yatırımcıların Bursa’ya olan ilgisine kayıtsız kalmayıp sistemimizi ve portföyümüzü yatırımcıların talepleri doğrultusunda geliştirerek en hızlı ve doğru şekilde yönlendirerek ihtiyaçlarına cevap vermekteyiz.
Bursa Uluabat - Apolyont gölü.
RAMSAR Nedir.? Ramsar Alanlarımızın Durumu Bulunduğu İl Bursa Kapladığı Alan 13.500km2 Kordinatlar D28’ 35°K40’ 10° Ort. Yükseklik 9 m. Yönetim Planı VarSULAK ALANLARIN ÖNEMİ
Dünyadaki tüm sulak alan ekosistemlerinin ekonomik değeri 14.9 trilyon ABD doları olarak saptanmıştır. ABD'de yapılan araştırmalar, bazı sulak alanların bozulmadan bırakılmasının kalkınma amacıyla kurutulmasından 150 kat daha fazla değer taşıdığını göstermektedir. İçme suyu sağlama, taşkın kontrolü, yeraltı sularının beslenmesi, iklim değişikliğinin kontrolü, su arıtımı gibi birçok işlevi olan sulak alanlarımızla beraber, başta tarım ve balıkçılık olmak üzere turizm, saz kesimi gibi sulak alana dayalı geçim kaynakları ve ekonomi de darbe yemektedir.
Türkiye'de son 40 yılda yaklaşık 1.300.000 hektar sulak alan; kurutma, doldurma, su sistemlerine müdahaleler ve kirlilik nedeniyle ekolojik ve ekonomik özelliğini yitirdi. Türkiye'deki toplam sulak alanların 2,5 milyon hektar olduğu düşünüldüğünde, son 40 yılda sulak alanlarımızın yarısını kaybettiğimizi söyleyebiliriz. Ülkemizin uluslararası öneme sahip 12 sulak alanının değerlendirildiği bir raporda; aşırı tarımsal sulama, yeraltı sularının kaçak kullanımı, tarımdan dönen suların yarattığı kimyasal kirlilik, arıtılmadan sulak alanlara verilen sanayi ve evsel kaynaklı kirlilik gibi sorunların Ramsar Alanı olan sulak alanları da tehdit ettiği görülmektedir.
Sulak alanların en temel özelliği, bulundukları bölgenin en çukur yerinde veya en alt noktasında yer almaları. Bu özellikleri nedeniyle her türlü sanayi, yerleşim alanı ve tarımsal faaliyet atıkları en son sulak alanlarda toplanıyor.
Diğer taraftan, sulak alanlar aynı zamanda, yeraltı sularını besleyerek veya boşaltarak, taban suyunu dengeleyerek, sel sularını depolayarak, taşkınları kontrol ederek, kıyılarda deniz suyunun girişini önleyerek bulundukları bölgenin su rejimini düzenler. Bulundukları yörede nem oranını yükselterek, başta yağış ve sıcaklık olmak üzere yerel iklim elemanları üzerinde olumlu etki yapar.
Özellikle İç Anadolu'da son yıllarda görülen don olaylarının temel sebebi bölgedeki sulak alanların küçülmesi veya tamamen kurumasıdır. Sulak alanların sağladığı mikro klima etkisi ortadan kalktığı için don, sel gibi olaylar yaşanmakta ve maalesef bölgedeki tarımsal üretimde ciddi kayıplar olmaktadır. Bu anlamda, mevcut alanları korurken, bozulmuş alanların yeniden kazanılması için restorasyon programları oluşturulmalı ve gerekli finansal kaynaklar ayrılmalıdır.
Türkiye'de sulak alanlar, yeni tarım, yerleşim ve rekreasyon alanları açmak için kurutuluyor ya da zarar görüyor, gereğinden fazla yapılan tarımsal sulamalar ya da sulak alanları dikkate alınmadan tasarlanan su yönetim projeleri sebebiyle kuruyor, evsel ve endüstriyel atıklarla kirletiliyor, üreme dönemlerinde ve yasaklanmış usullerle yapılan avcılık ve balıkçılık nedeniyle bozuluyor.
Türkiye'de son 40 yıl içerisinde yaklaşık 1 milyon 300 bin hektar sulak alan, kurutma, doldurma ve su sistemlerine müdahaleler nedeniyle ekolojik ve ekonomik özelliğini yitirdi. Türkiye'deki toplam sulak alanların 2,5 milyon hektar olduğu düşünüldüğünde, son 40 yılda sulak alanların yarısı kaybedildi.
Kaybedilen sulak alanlar: Amik Gölü, Avlan Gölü, Kestel, Gavur, Yarma, Aynaz, Hotamış, Eşmekaya sazlıkları...
Giderek kuruyan ve kirlenen sulak alanlar: Beyşehir Gölü, Tuz Gölü, Akşehir-Eber Gölleri, Ereğli Sazlıkları, Bafa Gölü, Eğirdir Gölü, Kulu Gölü, Sultansazlığı.
Küresel ölçekte yapılan bir araştırmaya göre, dünyanın 200 önemli alanından bir tanesi olan Konya Kapalı Havzası, önlem alınmazsa 2030 yılında ciddi bir kuraklık ve çölleşmeyle karşı karşıya kalacak. Havzada bulunan 50 bin yeraltı su kuyusunun yarısının kaçak olduğu biliniyor ve yeraltı su seviyeleri her yıl ortalama 1- 2 metre düşüyor.Türkiye'deki toplam yeraltı su rezervinin yüzde 40'ına sahip olduğu söylenen Konya Havzası'nda bugün yeraltı suları alarm veriyor.
Türkiye'de 300 Sulak Alandan 13'ü Ramsar Alanı Olarak Uluslararası Sözleşme Kapsamında .
Türkiye'de 135'i Uluslararası Öneme Sahip 300 Sulak Alandan 13 Adedinin, Ramsar Alanı Olarak Uluslararası Sözleşmeler Kapsamında Koruma Altına Alındı.
İran'ın bir şehri olan Ramsar'da 1971'de imzalanan anlaşma sonucu dünyanın en önemli sulak alanlarının tescillenmesine karar verilmişti. Ramsar statüsü kazanmak, bir sulak alanın bir nevi altın madalya ya da beş yıldız kazanması demek. Bir yerin Ramsar alanı olması için Dünya Ramsar Sekreterliği'nin belirlediği bilimsel kriterlere uygunluk göstermesi ve dünya çapında önem taşıması gerekiyor. Bu kriterlere uygunluk sağlayan alanları değerlendirip, Ramsar Sekreterliği'ne yollama kararını, sadece ülkenin sulak alanlar komisyonu verebiliyor. Dokuz kriterden birini karşılamak Ramsar alanı olmaya hak kazanmak demek oluyor..
Sulak alanların önemi, korunması ve akılcı kullanımı konularında kamuoyu bilincini geliştirmek amacıyla, Avusturalya'nın Brispane kentinde Mart 1996 yılında Ramsar Sözleşmesi 6. Taraflar Konferansı'nda sözleşmenin imzaya açıldığı 2 Şubat günü 'Dünya Sulak Alanlar Günü' olarak kabul ediliyor.
Genel anlamda sulak alanların, suyun ve ekolojik dengenin korunmasının yanı sıra, ülke ekonomisi için önemli ekosistemlerden olduğuna dikkat çekilerek, "Bu nedenle önümüzdeki yıllarda su kaynaklarının ve sulak alanların daha da önemli bir hale geleceği gerçeği dikkate alınarak hareket edilmelidir. Pek çok tür ve canlılar için uygun beslenme, üreme ve barınma ortamı olan sulak alanlar, yalnız bulundukları ülkenin değil, tüm dünyanın doğal zenginlik müzeleri olarak kabul edilmektedir.
Sulak alanların, yakın çevresinde yaşayan halkın yaşamında da önemli yer tutmaktadır, "Doğal dengenin ve biyolojik çeşitliliğin korunması yönünden diğer ekosistemler içinde önemli ve farklı bir yere sahiptirler."
2005'te yürürlüğe giren "Sulak Alanların Korunması Yönetmeliği" sulak alanların yönetilmesinde temel stratejiyi teşkil etmektedir! (Ama sonuç ortada yazık ki)Ülkemizden Önemli kuş göç yollarının ikisinin geçmesi, zengin sulak alan habitatlarına sahip olması nedeni ile Sulak Alanlar bakımından dünyada hatırı sayılır bir konuma sahiptir. Ülkemizde 300 civarında sulak alan mevcut olup bu sulak alanların 135'i uluslararası öneme sahiptir. Bu alanların 13 adedi ise Ramsar Alanı olarak uluslararası sözleşmeler kapsamında koruma altına alınmıştır.